You are currently viewing Organ nakli konusunda bir fetva

Organ nakli konusunda bir fetva

Bir şeyin helal mı yoksa haram mı olduğunu öğrenmek için ne aklımıza ne hislerimize ne de mantığımıza müracaat ederiz, bilakis biz Müslümanlar bu konuda İslam fıkhına başvururuz.

Yaratan Allah, yapan Allah, sahip olan Allah.

Yaratan Allah:

“BEN CİNLERİ VE İNSANLARI, ANCAK BANA KULLUK ETSİNLER DİYE YARATTIM.”

(ZARİYAT, 56)

Yapan Allah:

“O, SİZİN İÇİN KULAKLARI, GÖZLERİ VE GÖNÜLLERİ YAPANDIR. NE DE AZ ŞÜKREDİYORSUNUZ!”

(MU’MİNUN, 78)

Sahip Allah:

“GÖKLERDEKİ HER ŞEY, YERDEKİ HER ŞEY ALLAH’INDIR. ALLAH, HER ŞEYİ KUŞATICIDIR.”

(NİSA, 126)

İnsan ebeveyninin malının mirasçısı olduğu halde organlarının mirasçısı değildir. Eğer caiz olsaydı Allahu Teala mirasçıların menkul, gayri menkul ve paraya varis oldukları gibi organlara da varis olduklarına değinirdi. Böyle bir şey ne Kur’an’da ne hadislerde ne de büyük alimlerin beyanlarında mevcuttur.

Allah yaşatır ve Allah öldürür. Hayatta ölümde Allah’ın elindedir.

Kişi nakledilen organ sayesinde değil, ecelinin gelmediği için ölmez. Allah organların tek sahibidir ve eğreti olarak da bu sahipliği kimseye vermemiştir.

Allah’tan daha merhametli olmaya çabalamamalıdır. Bu konuyla da imtihan olunmaktayız. İlk bakışta çok hüman yani insancıl ve erdemli bir işmiş gibi görünüyor. Ama zaten ülkelerimize de en büyük zararı çevrecilik, doğacılık ve hümancılık adı altında yapmadılar mı?

Organ nakli dünya çapında legalleştikten sonra kaçırılan, öldürülen ve organları zenginlere satılan insan sayısı da katbekat arttı.

Allahu Teala hayvanları bizim için yaratmıştır. Onlardan derilerine kadar istifade edebiliriz. İki şeyin derisinden faydalanamayız, domuz derisi ve insan derisi. Domuz derisi şeriaten necistir ve insan ise Allah katında muhterem ve muteberdir.

Allahu Teala şöyle buyurmaktadır:

“ANDOLSUN, BİZ İNSANOĞLUNU ŞEREFLİ KILDIK. ONLARI KARADA VE DENİZDE TAŞIDIK. BİRÇOĞUNDAN ÜSTÜN KILDIK.”

(İSRA, 70)

Arapça da: vasila ve mustavsila yani Allahu Teala peruk takmanı ya da birisinin saçlarını saçlarına eklemeni, kaşlarını kaşlarına eklemeni haram kılmışken nasıl olur da birinin organını diğerinin kullanmasına izin verir.

Organ bağışlaman veya bağışlanan organı alman senin kararındır. Allah o’ndan dolayı günahını af da edebilir azap da edebilir. Bizim görevimiz meseleyi hakikatiyle Kur’an ve sünnete göre aktarmaktır.

Bu deliller bizi bu anlayışa sevk etmektedir.

Genel bir kural ve hüküm olarak şunu kesin bilmeliyiz ki ‘organ bağışı haramdır’. Nedenini Yunus Suresinin 31. Ayetinde görmekteyiz:

“DE Kİ: “SİZİ GÖKTEN VE YERDEN KİM RIZIKLANDIRIYOR? YA DA İŞİTME VE GÖRME YETİSİ ÜZERİNDE KİM MUTLAK HÂKİMDİR? ÖLÜDEN DİRİYİ, DİRİDEN ÖLÜYÜ KİM ÇIKARIYOR? İŞLERİ KİM YÜRÜTÜYOR?” “ALLAH” DİYECEKLER. DE Kİ: “O HÂLDE, ALLAH’A KARŞIGELMEKTEN SAKINMAYACAK MISINIZ?”

(YUNUS, 31)

Senin organların Allah’a aittir ve sana ait olmayanı sen bir başkasına veremez veya satamazsın.

Önceleri acil durumlarda keraheten mekruh olsa da haram hükmü verilmediği için yine de bağışlanabilirdi.

Hem gerçekten insana fayda sağlıyor istismar edilmiyor hem de insan anatomisini tanımak adına lazım bir ihtiyaçtı.

Tabipler tarafından insan organları araştırılarak daha yakından tanınıyor ve dolayısıyla insan sağlığına katkılar sağlıyordu.

Önceleri organ bağışı tıp bilimine hizmet ediyordu, mesela ameliyatları daha isabetli yapabilmek için faydalı bir işti. Şimdi ise yüksek teknoloji çağındayız.

Tıp endüstrisi her türlü deney ve araştırma organlarını plastikten veya daha başka uygun maddelerden üretebiliyor. Dolayısıyla insan organlarına ihtiyaçları kalmadı.

Şimdilerde buna dinen izin verilirse günümüz teknolojisiyle insanlara gereksiz zararlar verilir. Zira günümüzde diriyi bırakın mezarlardaki naaşlar dahi rahat bırakılmıyor, ölülerin dahi organları çalınarak satılmakta. Bazı memleketlerde buna çok rastlanıyor.

İnsanların dünyevileştikleri, para gelsin de nereden gelirse gelsin, haram helal fark etmez denildiği bu zamanda, bu tehlike kapısını kapalı tutmak gerekmektedir.

Günümüzde mutlak haram hükmü vermemiz gerekir ki bu işin ticaretini yapanlar bu işin yollarını genişletemesinler ve insan organları üzerinden ticaret ağı kuramasınlar.

Diğer taraftan Allah’ın mülkü olan insan bedenini korumak ve hırsızlara bu yolları kapatmak adına helal hükmü verilmez, istisna yapılmaz. Bütün bu anlattığımız gerekçelerden dolayı insan organlarını vermek ve almak caiz görülmemektedir.

Allahu Teala en Yücedir ve en iyi Bilendir

Seyyid Magdy Dawoud